Entropi

“Millet Eğilmez, Türkiye Yenilmez” adlı reklam filmini herkes seyretmiştir. Hani şu bayrak kullanıldığı gerekçesiyle şikayet edilen ve yasaklanan reklam filmi. Terör örgütlerinin paçavralarından rahatsız olmayanların, hatta o paçavraların altında gururla poz verenlerin rahatsız olup şikayet ettiği Türk bayraklı reklam filmi. Neyse yazının sonunda reklam filminin videosunu ekleyeceğim. Bu yazıyı okuduktan sonra bir kere de bu gözle bakarak tekrar seyredin bakalım.

15 temmuz darbe girişimi ile bu reklam filmi arasındaki bazı benzerliklerden bahsedeceğim. Yanlış bilmiyorsam bu filmi o gece oğluyla birlikte şehit olan rahmetli “Erol Olçok” çekmiş. Şimdi bu benzerliklerden yola çıkıp bu darbe girişimi zaten senaryoydu, bu da provasıydı gibi saçmalıklara hiç girmeyin. Biz buna kısaca tevafuk diyoruz.

• Filmin başındaki kara elbiseli, kara eldivenli, kara gözlüklü, kara vicdanlı karanlık hain tip malum terör örgütünü temsil ediyor. Devletin çarklarına, işleyişine zorla müdahale edip vatana, bayrağa, milli iradeye karşı bir operasyon başlatıyor.
• Memleketin üzerine düşen karanlığı gören esnaf, öğrenci, sokaktaki vatandaş, tarladaki çiftçi … hepsi ilk başta ne olduğunu anlamaya çalışıyorlar. Gençlerde bir şaşkınlık var çünkü daha önce darbeye şahit olmamışlar ama belli yaşın üzerindeki insanlarda farklı bir tepki gözüküyor. Ağlayan bir teyze dikkat çekiyor çünkü yaşı müsait olanlar darbenin ne olduğunu ve sonunun ne olacağının da farkındalar.
• “bu ezanlarki şehadetleri dinin temeli” sözü ile birlikte ezanlar başlıyor. Tıpkı o gece selaların başladığı gibi. Dikkat edin ezandan önce herkes şok olmuş bir biçimde sadece durup izlerken birden ezan (sela) ile beraber hareketlenmeye ve koşmaya başlıyorlar.
• Herkes olduğu yerde ne yapıyorsa onu bırakıp bu olaya dur demek için koşmaya başlıyor. Dikkat edin sadece belli bir kesim hareketlenmiyor. Öğrencisi, hocası, esnafı, çiftçisi, balıkçısı, işçisi, kadını, erkeği, kapalısı, açığı, çocuğu, yaşlısı, türkü, kürdü, alevisi, sünnisi … aynı o gece gibi “mesele vatansa gerisi teferruattır” diyerek hep beraber hareket ediyorlar.
• “kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda, şüheda fışkıracak toprağı sıksan şüheda” sözleri ile birlikte şüheda adayları (yaklaşık 3000 kişi) ardına bile bakmadan direk denize atlıyorlar. Yaklaşık 250 kişi karşıya ulaşamadan şehadet şerbetini içiyor. 2500 kişi boğulma tehlikesi atlatıyor ve gazi oluyor. Bu sahneyi gördüğümde aklıma “er mektubu” adlı şiirden şu mısralar geliyor; “ kurşunlar yağmur gibi yağıyor üzerimize, ama sadece şehitler ıslanıyor anne”
• İnsanlar karıncalar gibi bayrak direğinin etrafını sararak birbirleri üzerinde yükselerek en üste ulaştıklarında, “olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal” sözü ile birlikte bayrak için kendini aşağı bırakan genci gördüğümde ise aklıma “Şehit Astsubay Ömer Halisdemir” geliyor.
• Son olarak bayrak etrafında toplanan milyonlar ise vatan nöbeti, bayrak nöbeti, demokrasi nöbeti için meydanlara koşan insanları temsil ediyor.

Millet Eğilmez Türkiye Yenilmez Reklam Filmi