Allah’ın Sadık Kulu: Barla
Bediüzzaman Said Nursi Hazretleri’nin hayatının Barla’da geçen bir bölümünün anlatıldığı animasyon filmi Allah’ın Sadık Kulu: Barla, daha önce çekilen Hür Adam filmine göre çok daha güzel olmuş. Hür Adam’da Said Nursi’yi canlandıran karakter her ne kadar başarılı da olsa animasyonu gerçeğe çok daha yakın olmuş. Çizimleri gerçek karakterlerden yola çıkarak yapmışlar ve ilk defa böyle bir film seyredecekler için Hür Adam’dan önce bu animasyon filmini seyretmelerini tavsiye ederim.
Filmin konusu ve içeriği ile ilgili söyleyecek çok fazla bir şey yok. Zaten hakkında çok fazla olumlu yorumlar yapılmış. Özellikle Gazeteci Yazar Meltem Gürsoy’un ve Prof. Dr. İbrahim Özdemir’in yazdığı yazılara katılmakla beraber ekleyecek bir şey bulamıyorum. Bediüzzaman’ın nasıl sadık bir kul olduğu, felsefesi, hayvan severliği, çevreciliği, kadınlara ve çocuklara verdiği önem, iktisadi fikirleri, kitapları ve ne kadar güçlü bir imana sahip olduğu herkes tarafından biliniyor ve kabul ediliyor. Bunların aksini söyleyen birileriyle karşılaşmadım henüz.
Ben bu yazıda farklı bir konuya değinmek istiyorum. Yapacağım eleştiri kesinlikle Bediüzzaman ile ilgili değil ve zaten olamaz da. Animasyon filmini yapanlarla ile ilgili. Filmi seyrederken bir şey dikkatimi çekti ve filmin sonuna kadar özellikle takip ettim. Eksik bulduğum konu şu; filmin hiç bir yerinde ne Bediüzzaman ne de başka birisi gittiği yerdeki kişilere veya topluluğa bir kere bile selam vermiyor. Nereden takıldın bu konuya derseniz ben de bilmiyorum. Filmi eleştirel bir gözle de seyretmedim ama esti işte öyle, gerçekten de çok garip bir durum. Arapça ezan okumanın yasak olduğu dönemde ezan okutan, sarığın yasak olduğu dönemde bile sarığını çıkartmayan ve Allah’ın ne kadar sadık bir kulu olduğunu bildiğimiz Said Nursi Hazretleri’nin Allah’ın selamını kullanmıyor olması düşünülemez. Bırakalım Bediuzzaman’ı Anadolunun herhangi bir köyünde bile selamın kullanılmadığı çok nadir bir durumdur. Kemal Sunal filmlerinden hatırlayın. Köy kahvesine giren hoca olmayan sıradan biri bile “Selamün Aleyküm ağalar” diyerek girerdi. Kendimi filmi yapanların yerine koyarak düşündüm. Acaba böyle bir detay atlanmış olabilir mi ya da özellikle selam kullanılmamış olabilir mi diye ama her ikisine de mantıklı bir cevap bulamadım. Filmi yapanlar bu yazıyı okurlarsa ya da bu işin aslını bilen birileri varsa ve beni bilgilendirirse çok müteşekkir olacağım.
Son olarak bu eleştiriyi art niyetli olarak değil sadece meraklı ve dikkatli bir izleyici olarak yaptığımı tekrar belirteyim. Filmin tek eksiği bu olsun yeter ki. Bu tür filmlerin devamını bekliyoruz.
Entropi
selam konusuyla ilgili bir eleştiri yapmıştım. adamlar selam diye film çekmişler. tebrik ediyorum :)